İKİNDİ'YE 15:35
HABER GÖNDER
Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Korkuteli Dereköy’de ÇED gereksizdir raporu verilmesini ve Patara’da kum hırsızlığına engel olan memuru Cumhurbaşkanı’na hakaretten görevden alınmasını Meclise taşıdı.
İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, güzelim ormanların rant uğruna delik deşik edildiği, kömür ve maden ocaklarının bulundukları bölgede doğayı katletmekle kalmayıp tarımı, hayvancılığı ve turizmi bitirme noktasına getirdiğini belirterek, “Bunların hiçbirini canı yanan halk istemiyor. Köylünün, garibanın yaşam alanına yapılan bu haksız müdahaleler, bu çevre talanı artık son bulsun” dedi. Subaşı, koruma altındaki Patara’da kum hırsızlarına dur diyerek tutanak hazırlayan orman memurunun görevden alınmasının da akıl-almaz bir olay olduğuna vurgu yaptı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un cevaplandırması istemi ile TBMM Başkanlığına iki ayrı soru önergesi veren Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, ilk önergesinde doğanın katline göz yumulan taş, maden ve kömür ocaklarını ele aldı. Subaşı, ülkenin dört bir yanında ormanların rant uğruna, adeta çiçek bozuğu gibi maden ve taş ocakları ile delik, deşik edildiğini belirterek şöyle devam etti:
“Aynı şekilde kömür ocakları bulundukları bölgelerde tarımı, hayvancılığı, turizmi bitirme noktasına getirmiştir. Antalya İli Korkuteli İlçesi Dereköy Mahallesi sınırları içerisinde yer alan 1.972 dönümlük alana Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından on yıl süreyle kömür madeni ocağı ruhsatı verilmiş, işletmenin başlaması için gerekli resmi süreçler kesintisiz devam etmektedir. Üstelik Antalya İl Müdürlüğü meyve bahçelerinin bulunduğu tarım alanları için ‘ÇED Raporuna gerek yoktur’ kararı vermiştir. Korkuteli Dereköy halkı, köylüleri kömür ocağını yaptırmamak için, yaşam hakkını savunmak, çevresini korumak, deresini, suyunu, hayvancılığını ve meyveciliğini korumak adına büyük mücadele vermektedir. Rize İkizdere’de açılmak istenen taş ocağına karşı büyük mücadele veren köylüler, Meclis’te 8 Haziran Salı günkü Grup Toplamızda konuşan Rizeli Ayşe Bacı’nın ‘gidecek yerimiz yok, arılarımız ve çayımız yok olacak yaşam alanıma dokunma’ derken Anayasada koruma altına haklarını hatırlatıyor, Yetkilileri Anayasayı uygulamaya çağırıyordu. Anayasanın 56. maddesi uyarınca herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir. Kamu kurumlarının böylesi bir talana kayıtsız kalması Anayasal görevin apaçık ihlali olacaktır”
ÇED Raporu gerekli değildir kararını hangi vicdan kabul edebilir?
Hasan Subaşı, Dereköy’de bulunan su kaynakları ve göletlerin Korkuteli’nde bulunan on beş köye tarımsal sulama imkânı sunduğunu da hatırlatarak, “Uzmanlar Dereköy Yaylası‘nda kömür madeni açılırsa su kaynaklarının kirleneceğini ve Korkuteli’ne bağlı köylerde tarım yapmanın zorlaşacağını, hayvancılığın biteceğini, ormanların zarar göreceğini, köylülerin yaşam alanının yok olacağını söylüyor. Tüm bunlara rağmen, Antalya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün ‘Çevresel Etki Değerlendirilmesi (ÇED) Gerekli Değildir’ kararı hukuka, vicdana, yaşama hakkına ve anayasa açıkça aykırıdır” diye konuştu.
VAKA
İYİLEŞME
ÖLÜM
AKTİF VAKA
VAKA
İYİLEŞME
ÖLÜM
AKTİF VAKA
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.